18 Şubat 2009 Çarşamba

Aynştayn Çaktı mı Sana?



N'apalım? Önden uyaralım. Bu film için "Çok şey", "lümpen", "ay çok terbiyesiz", "hiç gülmedim" tarzı eleştiriler olursa biline ki; bu eleştirilerin sahipleri dantellektüeldir, sümbüldür, süt keçicisidir, damızlıktır, cımbız mahsulüdür.

Karşımızda birinci filmden beş kat daha güzel bir film var. Şahan efendiler coşmuş kendi çapında. Diğer filmle arasındaki en büyük farklardan biri de, ikinci filmin kat be kat daha eleştirel olması. İş dünyasıdır, popüler kültürdür, ottur, boktur, bir sürü zırvayla İvedik dilinde dalga geçmiş. En güzel yanı da; tüm bu eleştirel tavrının yanında güldürürken düşündürmüyor arkadaş bu film. Bildiğin böyle gıdaklaya gıdaklaya gülüyorsun. İlk film için "Ne bekliyodun lan işte? Güzel filmdi. Güldük." tarzı bir halete bürünen ben, bu film için biraz daha iddialı konuşabilirim. Eğlencelik filmi hafiften aşmış gibi kendisi çünkü. Neyse diyelim, bunlar izlendiğinde görülür. Görülmezse, görmeyenin öküzlüğüdür, deyip sıyrılırım hatta aradan.

Bu filmde bir de nene çıkıyorki karşımıza; o da Recep efendi kadar komik, onun kadar feylesof. Kendisinin "Gel lan PES'te koyim sana!" gibisinden vecizleri de var. Film boyunca Recep'in burnundan getiriyor tabiri günahsa.

Tüm yönlerinin dışında; tabii ki yine dil pelesenki olaraktan yeni Recep İvedik vecizleri de kazanıyoruz. "Kızım sen niye fok balığı gibi konuşuyon?" gibisinden bölümleri var ki; oralar beyne kazınıyor anında.

İzleyelim, eğlenelim. Bir de oy verelim. Ne verelim, 7 Verelim.

Hiç yorum yok: